Öncelikle hikayeyi anlamaya çalışın, bilmediğiniz kelimeleri çıkarın daha sonra aşağıda yer alan Türkçe metnini İngilice’ye çevirmeye çalışın.
Nancy wants to live a long time. She wants to live for one hundred years. She is five years old now. She wants to live 95 more years. Then she will be 100. Her father is 30 years old. He wants to live a long time, too. He wants to live for one hundred years. He wants to live for 70 more years. “Daddy, we will grow old together, okay?” Nancy said to her father. “Yes, honey, we will grow old together,” he said to Nancy. Then Nancy smiled. She gave her daddy a big hug.
Lütfen eğer yukardaki hikayeyi İngilizce’den Türkçeye çevirdikten sonra Türkçe’den İngilizce’ye çevirmeye çalışınız. Bu cümle kurma becerilerinizi geliştirecektir.
Nancy uzun bir süre yaşamak istiyor. O yüz yıl yaşamak istiyor. O şu anda beş yaşında. O 95 yıl daha yaşamak istiyor. O zaman o 100 olacak. Onun babası 30 yaşındadır. O da uzun bir süre yaşamak istiyor. O yüz yıl yaşamak istiyor. O 70 yıl daha yaşamak istiyor. “Baba, biz birlikte yaşlanacağız, tamam mı ?” Nancy babasına söyledi. “Evet tatlım, biz birlikte yaşlanacağız.” O söyledi Nancy’e. Sonra Nancy gülümsedi. O babasına sarıldı.
Kaynak / Source : https://www.eslfast.com/supereasy/se/supereasy002.htm
Ben Kadir,
Bu güzel hikaye için teşekkür ederim. Diğerlerinide çıkarıyorum.
Abiler ablalar teşekkür ederim.
Merhaba bende size teşekkür ederim.
I have learn English.
Thank you.
Merhabalar çok teşekkür ederim ingilzice hikaye ödevim vardı.
daha çok ingilizce hikaye eklermisiniz?
İngilice hikayenin Türkçe kısmını kapatabilir misiniz?
merhabalar çocuklar için çok güzel bir kaynak bende birlikte öğreniyorum resmen. Ancak çok az hikaye var lütfen aynı formatta daha çok hikaye ekleyin.
Teşekkürler
merhaba online kurs alıyordum bu hikayeler çok iyi oldu teşekkürler.
İngilizceyi geliştirmemiz için daha ne önerirsiniz acaba ?
Harika denk geldim bu ingilizce hikayelere. teşekkür ederim
Yurtdışına gitmek için İngilizce öğrenmeye çalışıyorum. Lütfen gramderde ekleyin.
Teşekkürler.